Milli aranın sona ermesinin ardından Trendyol Süper Lig'in dokuzuncu haftasında Galatasaray, Antalyaspor'a konuk oldu. Mauro Icardi'nin gol attığı maçta Victor Osimhen, galibiyetini röveşata vuruşuyla taçlandırdı. Giallorossi'nin 3-0 kazandığı karşılaşmanın sonunda spor muhabirleri maçla ilgili sürpriz değerlendirmelerde bulundu.
İşte spor gazetecilerinin Galatasaray-Antalyaspor maçı sonrası yorumları…
“OKAN BURUK OKAN BURUK NEDİR…”
Uğur Meleke (Hürriyet): Bana göre Okan Buruk'u Okan Buruk yapan en önemli şey hem futbolcu hem de teknik direktör olarak tırnaklarıyla dibe vurmak zorunda kalmasıdır. Ona hiçbir görev altın tepside sunulmuyor. Onun antrenörlük tarzında ve oyuncu yönetiminde bu mücadeleci kariyerin izlerini gördüğümüzü düşünüyorum. Dikkatli sporseverler şunu hatırlar: Gomis'in Galatasaray'dan ayrılmasının nedeni, gole ihtiyaç duydukları maçta Barış Alper'i değil, Okan Buruk'un oyuna girmesiydi. Zaman Buruk'u haklı çıkardı, Barış Alper çok çalıştı, kendini geliştirdi ve milli takım seviyesinde bir sporcu oldu. Okan Hoca'nın bugünlerde dokunduğu adam Yunus Akgün'dür. Yunus da arkadan ayrıldı. Okan Hoca'ya katılarak düşüşe geçen kariyerini toparladı. Geçen hafta Alanya maçında sol kanattaydı, dün sağ kanattaydı. Her iki maçta da mobil olarak oynadı, dolaşıp rakibin savunmasının dengesini bozdu. Yunus'un çok yönlülüğünü, aktif oyununu, hareketliliğini ve çalışkanlığını Antalya'da izlerken aklıma hep Okan Buruk geldi. Çünkü Yunus'a bakınca aklıma ister istemez 90'ların genç Okan'ı geliyor.
“ŞANSLI OLSALAR 4'E 5 GİDERLERDİ”
Ahmet Çakar (Sabah): Galatasaray korkutucu. Dün akşam da iyi oynadılar. Ceza sahasında Icardi'nin dünya çapındaki yeteneğiyle maçı kapatıyorlar. Hatta şansları olsaydı maç 4-5 bitebilirdi. F.Bahçe haftalardır 'İnşa et' diyor ama bunu maalesef dün akşam gördük. Torreira'ya gösterilen sarı hatalı. Faul yok, yere düşen topu yakalıyor. Her hentbol sarı değildir. İlk yarıda Icardi formasını çıkarıyor ve ceza sahasına itiliyor. Hakem 'Devam' diyor, VAR uyuyor. İlk yarıda bir kez daha Kaan Ayhan'ın burun vuruşunun kırmızı olması gerekirken yine ses çıkmadı. Böyle bir arbitraj yoktur.
“DÜŞÜNCEYİ KAZANDILAR”
Ömer Üründül (Sabah): Galatasaray karşısında öyle bir takım buldu ki kazanmak için fazla bir şey yapmasına gerek kalmadı. Antalyaspor topu çok kolay kaybediyor ve hücumda etkili olamıyor. Top rakipteyken pres yapamadı ve geride doğru pozisyon alamadı. Bu önemli ilkeleri karşılayamayan bir ekibin yapabileceği pek bir şey yoktu. Galatasaray çok zorlanmadan kazandı. Okan Buruk dün akşam Sallai'yi kazandı. Berkan, ihtiyaç halinde bölgeye bakılmaksızın “İş yerinde gülmem” mesajını verdi. Icardi, koşmadan 2 gol atarak moralleri de yükseltti! Mertens ilk yarıda kalitesini bir kez daha net bir şekilde ortaya koydu. Okan Buruk'a çok önemli bir tavsiyem var. Bu maça aldanmayın ve Çarşamba günü Avrupa Ligi'nde oynayacak İsveç takımına karşı çift santrfor olarak oynayın. Bu takımın son maçında Roma'yı mağlup ettiğini hatırlayalım.
“ICARDI LİDERLİĞİNİ GÖSTERDİ”
Levent Tüzemen (Sabah): Penaltı verilmeyen İcardi, sadece forvet olarak oynamadı, aynı zamanda Galatasaray'ın saha hocası olarak arkadaşlarına nasıl tavır almaları gerektiği konusunda uyarıda bulundu. Böylece Icardi bir lider olduğunu gösterdi. Savunmanın sağında Kaan Ayhan, solda Jakops'un yerine gelen Berkan'ın oynaması Okan Buruk'un çaresizliğini gösterir. Çünkü Kaan da Berkan da orta sahada iyi oynayabilen oyuncular. Bu ikili iyi oynadı, etkili paslar yaptı ama devre arasında savunma marjlarının genişletilmesi gerekiyor.
“CEZA VERİLMELİ”
Mustafa Çulcu (Sabah): MHK tecrübeli hakemleri olmayınca aksiyon almakta zorlandı; Geçtiğimiz hafta yönettiği Göztepe-Sivas maçını kazanan Ali Şansalan güçlenerek bu maça FIFA asistanlarıyla atandı. Oyunun başında birkaç basit dokunuş için faul yaptığında “Hayır” dedim ama sonra oyunu bıraktı. Torreira'ya gösterilen sarı kartı hakem dışında kimse anlamadı. Herhalde hentbol gösterdi ama bu öyle bir sarı kart olarak yorumlanamaz, yanlış bir sarıdır. 41. dakikada Kaan'ın ayağının burnuna çarpması nedeniyle Güray'a sarı kart sınırda kaldı. Ayak teması anında gerçekleşir, yolda bir top vardır ve vahşet düzeyi kırmızı kart sınırının bir tık altındadır. İlk yarının uzatma dakikalarında İcardi gidip topu almak isterken Veysel, İcardi'yi önden ya da arkadan bırakmıyor ve topu tutarken forması arkadan uzanıyor. Icardi sol koluyla rakibinden kurtulmak istiyor ama Veysel bırakmıyor. UEFA'da iki elinizle tutarsanız VAR devreye giriyor ama bizim durumumuzda öyle değil. Bırakın onları kucaklamayı, sarılmayı bile umursamıyorlar. Hakemin penaltı vermesi gerekirdi ama vermedi…
“PSİKOLOJİK ÜSTÜNLÜK OLUŞTURUYOR VE SİZİ HATA YAPMAYA ZORLUYORLAR”
Reha Kapsal (Fotomaç): Maça yine Galatasaray ön planda baskılı başladı. Bu oyun prensibi bu maça özel değildir. Rakibin kim olduğu önemli değil, baskı yapıp sorunun çözülmesini sağlıyorlar. Bu psikolojik üstünlük sizi hata yapmaya zorlar. Bu baskıcı zihniyet Giallorossi'nin DNA'sında öyle ki, onların erken gol atmasına neden oldu. Icardi çıkıyor, Osimhen giriyor… Genericlik'in golü atması, kornerin golcüsü Icardi'nin oyundan çıkması, Galatasaray'ın seviyesini ve başarısını net bir şekilde anlatıyor.
