Yeni Çağ Salgısının Obezitesi … Türkiye Çalışma Grubu, en obez illeri listeleyen verileri yayınladı: Karadeniz bölgesi 1. sırada yer aldı! Uzmanlar uyardı …
Türkiye, Avrupa'da ilk kez Avrupa'da ve Obezite Oranlarında Dünya Sağlık Örgütü standartlarında yer alıyor. Türk çalışma grubunun verilerine göre, obezite oranı ülke çapında % 37'ye ulaşırken, Karadeniz bölgesi doğu Karadeniz'de birinci oldu. Genel Cerrahi Uzmanı Op. Doktor Adnan Bulut, Türkiye'de obezitenin ciddi bir sağlık sorunu haline geldiğini vurguladı.
“Obezite ilişkisine morbid obezite eklemiyorum”
OP. Amerika'da dünyadaki obezite oranı şu anda yüzde 40 civarındadır. Türkiye'de Sağlık Bakanlığı'nın obezite çalışma gruplarında veriler vardır. Şu anda, Türkiye'deki obezite oranı yüzde 30'a kadar. Obezite ilişkisine morbid obezite eklemiyorum.
“Türkiye için obez bir ülke diyebiliriz”
Dr. Bulut, yüzde 30 oranında, 30 veya daha fazla vücut kitle indeksi olan insanlar dedi. Erkek kadın ilişkisindeki kadınların yüzdesi de daha yüksektir. Bu demektir; Türkiye ilk olarak Avrupa'daki Dünya Sağlık Örgütü Standartlarına Obezite'de yer almaktadır. Türkiye için obez bir ülke söyleyebiliriz.
Türkiye'nin çalışma grubu verileri yayınladı
Dr. Bulut şunları söyledi: “Türk çalışma grubu tarafından yayınlanan verilerin bir parçası olarak, Karadeniz'in doğu bölgesindeki Karadeniz bölgesi, Marmara ve Ege bölgesinin yüzde 37'si ve yüzde 33'ü ile Doğu Karadeniz bölgesinde 1. Diğer bölgeler bunun altında. Bunun ana nedeni gıda alışkanlıklarıdır. Bunu tedavinin ilk adımı olarak söylüyoruz; Beslenme alışkanlıklarınızı ve yaşam tarzınızı değiştireceksiniz. Tüm sürecin etkileri buna yöneliktir “.
“Obezite sadece vücuttaki görüntüyü kırmakla kalmaz”
Endokrinoloji uzmanı ve yardımcı metabolizması. Doktor Tüay Omma, obezitenin daha şişman kumaşın varlığından vücutta olması gerektiğinden kaynaklandığını ve şunları söyledi: “Obezite sadece vücuttaki görüntüyü kesintiye uğratmakla kalmaz, aynı zamanda birçok hastalığa da neden olur. Özellikle kan basıncı, diyabet, kan basıncı kardiyovasküler hastalara neden olur. Bununla birlikte, eklemleri, kasları, eklemleri etkileyebilir. Kişinin psikolojisini etkilese de, depresyon ve kaygıya neden olabilir. Toplumdaki kişisel algı düzeyini değiştirebilir. İnsanların toplumdaki farkındalık ve duygularını değiştirebilir. Toplumda obezite olan bireylerin sayısı her gün. Bunun arkasındaki nedenlerin başında beslenmenin yanlış olmasıdır. Günümüzde, fast food tarzı beslenme alışkanlıkları bunun nedenleri arasındadır. Obez hastalarımızda gördüğümüz en büyük hata, abur cubur tüketimi olmasıdır. Bunlar tüketildiğinde, insülin direnci gelişir ve doygunluk hissi yoktur. Ayrıca bir yaşam tarzını yıldan uzak tutuyoruz. Teknolojinin ilerlemesi katkıda bulundu, ancak hareketimizi azalttı. Sadece obezitesi olan hastalar değil, aynı zamanda tüm bireyler haftada 150 dakika yürümeyi önerir. Bence farkındalıkla beslenmeli. Yiyecek hazırlama yöntemlerimize dikkat etmeliyiz.
“Obezite tedavisi ile bir hastalıktır”
Özel diyetisyen Ayfer Bozkurt şunları söyledi: “Obezite olası bir hastalıktır. Cerrahi yöntemlerle tedavi edilebilir veya diyet ve diyet tedavisi ile bu hastalıktan kurtulmak mümkündür. Bunun için insanlar farkındalık geliştirmelidir. Bu farkındalıkla 4 Mart'ta buluşmak, onun obez olduğunu fark etmeli ve bir doktora danışmalıdır. Obezitenin arkasında fizyolojik bir neden varsa, yani kilo alımına neden olan veya sadece beslenmeye bağlı bir hastalığı olup olmadığını anlamalıyız. İyi ayırt ettiğimizde, uygun kan değerlerini incelemek ve ilaç ve diyet tedavisi ile hastalıktan kurtulmak mümkün olacaktır. Ameliyat seçeneği, ilaç ve diyete cevap vermeyen obez kişilerde de mümkündür. Ağırlığımızda yüksekliğimizin metrekarelik türünü aldığımızda 30 ve üstü görürsek, bu obezite anlamına gelir. 35, pasajın obeziteye atladığını gösterir; Şekil 40, obezite anlamına gelir ve beklemeden doktora danışılmalıdır
“Çağımızın yeni salgını”
Kardiyoloji uzmanı Çağlar Koç, “Obezite çok faktörlü bir hastalıktır. Tip 2 Diyabet obezitesi, kan basıncı, kan yağ seviyelerinin yüksekliği ile ilerleyen bir hastalık. Şu anda çağımızın yeni salgını olarak ifade edilebilir. Yaklaşık 10 yıl önce Türkiye'nin istatistiklerini gözlemlersek, obezite ve hipertansiyonlu hastalarda artış nedeniyle tip 2 diyabetin artmasında önemli veriler vardır. Şu anda, Türk toplumu, özellikle Avrupa'da Avrupa'nın en riskli nüfuslarından birine sahiptir.
“55 yaşındayken ortaokulda öldürüldüm ve o yaşta hissediyorum”
Obezite cerrahisi ile 60 kilo kaybeden Dilek Özsüzgün (55) “10 yıl önce 148 kilo ulaştım. Hayatım boyunca kilo alım süreci yaşadım. Kardiyak bozukluklar ve insülin direnci vardı. Obezite cerrahisi ile kilo verdim. Şu anda 55 yaşındayım, ortaokul kilom ve o yaşta hissediyorum. Yokuş yukarı ve yokuş yukarı gitmek imkansız olsa da, Pilates, yoga yapıyorum. Öğretmenim bana tamamen yeni bir hayat verdi. Buna ek olarak, oğlum Halil Emre 170 liraya ulaşmıştı ve hastalıkla ilgisi vardı. 90 pound kaybetti ve tanınmaz. Hayatım çok güzel ve çok mutlu “
(DHA)
Hırsızlık şüpheleri Gaziantep'te tutuklandı
Iftarını jandarma ile açtı … 