İHA
Oluşturulma tarihi: 15 Ekim 2024 13:44
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum şunları söyledi: “7 yılda 7 kıtaya damgasını vuran Sıfır Atık Hareketimizle; Milli mevduat yönetimini de hayata geçirerek daha temiz bir dünya için çalışıyoruz. 2035 yılında ülkemizdeki geri kazanım oranını yüzde 60'a çıkarmaktır. “2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefimize mümkün olan en kısa sürede ulaşmaya kararlıyız” dedi.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) ev sahipliğinde Dünya Odalar Federasyonu (WCF) Avrupa ve Asya Zirvesi'ne katıldı. Bakan Kurum programda yaptığı konuşmada iklim değişikliğine karşı alınacak tedbirlere değindi. Kurum, şunları kaydetti: ''Türkiye, başını kuma gömüp, insanlığın karşı karşıya olduğu sorunları ve tehlikeleri görmezden gelenlerden olmadı. İklim politikalarının belirlenmesinde açıklık, şeffaflık ve katılımcı bir yaklaşımı benimsedik” dedi.
2022 İklim Konseyi'nde yeni döneme ilişkin yol haritasının belirlendiğini hatırlatan Bakan Kurum, “Alınan kararlar doğrultusunda bilim insanlarımızla, sivil toplum kuruluşlarımızla, kamu kurumlarımızla ve özel sektörle yeni bir yol haritası hazırladık.” Burada yaptığımız ulusal katkı beyanımızı, iklim yasamızı ve uzun vadeli stratejimizi oluşturduk” dedi.
class = “medyanet-inline-adv”>
İklim değişikliğiyle mücadelede özel sektöre büyük önem verildiğini belirten Bakan Kurum, şöyle konuştu: “Özel sektör demek, hammadde, üretim ve tüketim demek. Her üretim ve tüketim süreci iklimi doğrudan etkiliyor. Örneğin; enerji üretimi. Çimento, demir ve çelik gibi fosil yakıtları kullanan sektörler iklimle doğrudan ilişkilidir. Tarımdan kaynaklanan emisyonlar, emilim alanlarının artması açısından gıda politikalarımızı iklim politikamızı etkilemektedir” dedi.
''2053 YILINA KADAR NET SIFIR EMİSYON HEDEFİMİZE ULAŞMAYA KARARLIYIZ''
Net sıfır emisyon hedefine ilişkin konuşan Bakan Kurum, şunları söyledi: “Emine Erdoğan'ın isteğiyle başlattığımız Sıfır Atık Hareketimiz ile 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefimize en kısa sürede ulaşmaya kararlıyız. 7 yılda 7 kıtaya damga vuran; Daha temiz bir dünya için çalışıyoruz. Ulusal Mevduat Yönetim Sistemini de hayata geçirerek; “Hedefimiz, ülkemizdeki toparlanma oranını 2035 yılında yüzde 60'a çıkarmak” dedi.
''2030'DA ATIK SUYUN YENİDEN KULLANIM ORANINI %15'E ÇIKARMAYI HEDEFLİYORUZ''
Atık su yönetiminde yenilikçi uygulamaları hayata geçireceklerini belirten Bakan Kurum, şöyle konuştu: “Ülkemizde 2018 yılında yüzde 1,2 olan arıtılmış atık suyun yeniden kullanım oranını yüzde 5,5'e çıkardık, 2018'de ise yüzde 15'e çıkarmayı hedefliyoruz. 2030.”
class = “medyanet-inline-adv”>
Son 22 yılda sosyal konut ve kentsel dönüşüm çalışmalarıyla üretilen 3,3 milyon konutun çevre dostu ve sıfır atıkla inşa edildiğini belirten Bakan Kurum, şöyle konuştu: “Bugün depremzede 452 bin yeni konut ve iş yeri inşa etmeye devam ediyoruz. Enerji verimliliği ve sıfır hava, su ve toprak kirliliği ilkesiyle çalışan yapılarımıza “Sanayide Yeşil Dönüşüm Sertifikası” veriyoruz. Bu sertifikayı alan tesislerin çevre yatırım fonlarından faydalanmasını, Düşük Karbonlu Yol Haritalarımız ile alüminyum sektöründe %75, çelik sektöründe %99, çimento sektöründe %93 emisyon azaltımı sağlayacağız. Gübre sektöründe sıfır emisyona ulaşmak” dedi. dedi.
class = “medyanet-inline-adv”>
''ENERJİ SEKTÖRÜNDE YENİLENEBİLİR ENERJİNİN TOPLAM KURULU ELEKTRİK GÜCÜ İÇİNDEKİ PAYINI 2035 YILINDA %65'E ÇIKARACAĞIZ''
Bakan Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Enerji sektöründe yenilenebilir enerjinin toplam kurulu elektrik gücü içindeki payını 2035 yılında yüzde 65'e çıkaracağız. Emisyon Ticaret Sistemi ve karbon kredilerine ilişkin düzenlemeler yapıyoruz. Ülkemizde yakın zamanda uygulanmaya başlandı. İşletmelerin sera gazı emisyon izni almasını zorunlu hale getiriyoruz. Bu sistemden elde edilen geliri kamu aracılığıyla özel sektöre aktaracağız. Yeşil taksonomiye ilişkin ulusal mevzuat geliştireceğiz. Bu, özel sektörümüzün esnek finansman yapılarına daha kolay erişmesini sağlayacaktır. Orta vadeli programımızda da belirttiğimiz gibi; Yeşil finans stratejisini ve eylem planını hızla hayata geçireceğiz. Afetler başta olmak üzere tedarik zincirinde aksamalara neden olabilecek risklere karşı sektör dayanıklılık stratejilerimizi geliştireceğiz. Özel sektörümüzü her alanda desteklemeye, firmalarımızın yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.
